22 Ocak 2010 Cuma

Bir Yol Hikayesi

21 Ocak 2010 Perşembe

Saat 21:40

Ahmet'i arıyorum. Yarın geceki sazlı sözlü vişne votka gecesi noldu diyorum. Ev arkadaşlarından birinin çark ettiğini ve ev aramayla uğraştıklarını söylüyo. Doğal olarak organizasyon iptal oluyo.

Saat 21:50

Metin'i arıyorum. Onun da bi ev arkadaşı evden çıktığı için Ahmet'in durumundan haberdar ediyorum. "Aklında bulunsun o da ev bakıyo."

Saat 21:55

Erem'i arıyorum. Organizasyon iptal diyorum. Neyse 2. dönem başı yaparız diyoruz. Kapatıyorum telefonu içeriye gidiyorum.

Saat 22:00

Annemle ablam mutfakta Aşk-ı Memnu'yu izliyolar. "Organizasyon iptal" diyorum. "Ee napcan?", "Ne zaman gitcen?", "İzmir'e mi Ödemiş'e mi falan diyolar. "Dur bi teyzemi ariyim de." diyorum.

Saat 22:10

"Teyze, napıyonuz, nerdesiniz?"

"Evdeyiz, oturuyoruz işte."

"Ben geliyim mi size?"

"Gel tabi olm."

"İyi yarın sabah geliyom o zaman. Bi şu Pamukkale Turizm'i ariyim."

Saat 22:15

Pamukkale Turizm'i arıyorum. "Müşteri temsilcilerimiz başka müşteriyle görüşüyo" falan diyolar. Ablam Metro Turizm'i ara diyo. "Yok, olmaz." diyorum. "Metro hep kaza yapıyo."

Saat 22:20

En sonunda ulaşıyorum. "Merhaba ben Esra, nasıl yardımcı olabilirim?" diyor telefondaki ses. "İzmir'e gitcem ama bugün gitcem." diyorum. "12 arabasında yer var." diyor. "Tamam olur, ben servise Avcılar'dan bincem." diyorum. "O durumda Avcılar'ı aramalısınız." diyo.

Saat 22:25

En sonunda Pamukkale Avcılar'ın numarasını bulabiliyorum. Durumu anlatıyorum. "Yalnız servis 22:45'te." diyor. Daha bavul hazır değil. "Hatta 22:45'te bir de burdan kalkan bir VIP otobüs var." diyor. "Televizyonlu, tek koltuklu" falan diyor. "Ne kadar o?" diyorum. "45 TL" diyor. "Diğeri ne kadar?" diyorum, "40 TL" diyor. "O zaman ben geliyorum." diyorum. "Ama acele edin, 20 dakika içinde burda olun." diyor. "Tamam ulAn." diyorum.

Saat 22:30

Evde feryat figan. "Şimdiye mi kıstı, bekleyip yarın gitsen nolcak" temalı genel olarak. Ama benim için her zaman olduğu gibi yine tek bir ihtimal var. Her ne kadar engeller çıksa da. Elde bütün 100 lira. Zaten ne zaman acil iş olsa elde 100lük olur. Gideyim bozdurayım bari. Benzinlik yolun "hemen" karşısında. Ama yol E5.

Saat 22:35

Benzinlikten sırf parayı bozdurmak için alınmış winston light ya da winston lights ya da winston blue. İsmi önemli değil fiyatının yanında. 5.5 TL. Aldım, tam dönüyorum. Kasiyer'in parayı eksik vereceği tutmuş bu seferde 1 lira 1 liradır. 4 sigara eder. Dön geri!

Saat 22:42 Evden çıktım. 10 metre sonra bavulun şeysi koptu. Şeysi işte yaa omza alınmak için olan kayışı. Mecburen elimde bacağıma çarptıra çarptıra yürüyorum.

Saat 22:49

Yaklaştım seyahat acentalarının olduğu yere. Sokak sakin. Bu sakinliği bir otobüs bozuyor. Değişik bir otobüs. Bütün koltuklar deri, televizyonlu falan, tekli koltuklar var. Otobüsün önünde de Pamukkale yazıyo.

- Lannnnnnnnn!!!

Geç farkediyorum. Tam yanımdan geçerken... Daha önce farketseydim atlardım önüne "Beni de al" derdim. Keza bayaa boştu.

Saat 22:52

Çok az kaldı gelmeme. Eğer yetişemezsem bileti alıp burdan otogara gitmeyi planlıyordum. Bu planı bi daha gözden geçiriyorum. 11'de metrobüse bin, 11:30'da Merter'desin, metro'yla 4 durak. Ortalama çeyrek kala orda olucam. Peki ya metro 11:30 da bitiyosa. Taksim metro'nun 00:30 da kapandığını uygulamalı olarak gördük. 8-9 arkadaş tam 00:32 de 4ü girdi son anda kapanan kepenklerden gerisi dışarda kaldı. "Abi arkadaşlar kaldı dışarda." dememize aldırmadı görevli. (Ben içeri girebilen tayfadaydım.) Her neyse beni aldı bi korku. Bilet yanarsa bi de. Ben bu yükü taşıyamam. Dedim başka turizmlere sorayım. Belki servisi 11'de olan vardır.

Saat 22:55

Geldim. O da ne! Bir otobüs! Hem de burda! İzmir yazıyo üstünde de!

- Abi bu İzmire'mi gidiyo?

- Evet.

- Beni de alsana be. Bak dahi anlamındaki de'yi de ayrı yazıyorum. Hadi be hacı be!

- Atla bebişim.

(Bu kısmını biraz değiştirdim.)

Küçük bir ayrıntı da şu: Bu otobüs Metro Turizm'e ait. Hani şu sürekli kaza yapan.

Saat 23:15

Aaa annem arıyo.

- Anne, ben bindim, sen rahat ol. Haa bu arada Metro Turizm'le gidiyorum. Hani şu sürekli kaza yapan... Artık gönül rahatlığıyla uyuyabilirsin.

Uyudu mu acaba çok merak ediyorum :D

22 Ocak 2010 Cuma

Saat 09:30

Ahanda teyzemlerin evindeyim. Karar verdikten 11 saat 20 dakika sonra istediğim yerdeyim. Her şey bir yana;

"Ne mutlu İzmirliyim diyene."

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Yol hikayen güzelmiş ,Bol maceralı ;)
Kamilkoç'un dergisinde yayınlananlara benziyor :P